24 Aralık 2010 Cuma

Şuurun doğrudan doğruya verileri - Önsöz (H.Bergson)

Meramımızı kelimelerle anlatmak zorunda bulunuyoruz; ekseri- ya da  mekân içinde düşünüyoruz. Başka türlü söyleyelim; dil icabettiriyor ki maddi şeyler arasında bulunan ayrılıkları fikirlerimiz arasında da açıkça yapalım, bunu yapmak pratik hayatta faydalı, ilimlerin çoğunda zaruri oluyor. Yalnız bazı felsefi meselelerin meydana çıkardığı aşılmaz güçlüklerin hiç de mekânla ilgisi olmayan olayları mekânda sıralamakta ısrar etmekten ileri gelip gelmedikleri ve kavganın erafında döndüğü kaba hayallerin bir tarafa bırakılarak bazan bu güçlüklere bir son verilip verilemeyeceği suali hatıra gelebilir. Yer kaplamayan olayları yer kaplayan olaylara, keyfiyeti kemiyete çevirerek akla aykırı bir yorumla ortaya konmuş olan bir meselenin içine bu suretle evvela bir tenâkuz sokuluyor, sonra da meselenin çözülmesinde tabiatiyle tenakuzlar oluyorsa bunda artık şaşılacak ne olabilir?

Burada seçilen mesele metafizik ve psikolojide müşterek olan hürriyet meselesidir. Maksadımız deterministlere hasımları arasında yapılan bütün araştırmaların süre ile zamandaşlığı, keyfiyet ile kemiyeti birbirine önceden karıştırmaktan ileri geldiğini göstermeye çalışmaktır; bu iki şeyin birbirine karıştırılması bir kere ortadan kaldırılırsa, hürriyetin tarifleriyle aleyhindeki itirazların, bir mânada bizzat hürriyet meselesinin ortadan kalktığını görmek ihtimali vardır. Eserin son üçüncü bölümünde bu noktanın ispatına çalışılacak, bu son bölüme giriş mahiyetinde olan diğer iki bölümde şiddet ve süre (Durée) kavramlari incelenektir.

Henri Bergson - Şuurun doğrudan doğruya verileri
(Essai sur les données immédiates de la conscience)
M.E.B yayınları